Genel

Genç kardeşlerimize yalakalık dersleri – 10 Haziran 2020

0

Yalakalık genelde benim vakıf olduğum dillerde kötü anlamda kullanılır. Halbuki bu küresel bir yanlıştır. Yalakalık ince bir sanattır. Öyle kavgayla, gürültüyle olmaz. Yani ben denedim beceremedim. Belki öylesi de vardır. Bir kere karşınızdaki insanın egosuna öyle bir girmeniz lazım ki orda kalıcı olasınız. Özellikle yeni işe başlayan genç kardeşlerime tavsiyemdir. Yalakalık ince ruhlu, sakin insanların becerebileceği bir şeydir. Öyle çabuk, doğruluğu size doğruluğundan daha fazla zarar veren kararlar vermemek lazım. Yavaş, sakin, güleryüzle yaklaşmak lazım insanlara. Diyebilirsiniz ki “Ee be kardeşim sen hiç yapmadın mı?”. Yapmaz olur muyum? Hem de çok küçük yaşlarda başladım. Hatırladığım ilk net yalakalığı başardığımda herhalde 14 yaşındaydım. Okulun Türkçe hocası bizim mahallede otururdu. Aynı zamanda sınıf hocamızdı. Kilit bir insandı anlayacağınız. Ben nerden öğrendiysem hocamızın doğum günü olduğunu öğrendim. Gittim harçlığımla bir pasta alıp, yanına da bir mum koydurdum. Onun yanına da küçük bir yazı; “öğretmen mum gibidir eridikçe aydınlatır”. Bunu nasıl düşündüm ve başardım hala kendimle gurur duyarım! Daha sonra egolarım arttıkça yalakalıklarım azaldı maalesef. Halbuki tam tersi olması lazımdı. Yalakalık pek çok farklı şekilde yapılabilir. Bunlardan birisi de acındırmadır. Bizim bankada çalışan bir adam vardı. Ne zaman ikramiye zamanı gelse müdürünün karşısında ayakkabısının altındaki delik görünecek şekilde otururdu! Tabii bu tip bir yalakalık yaparken fazla abartmadan yapmak lazım yoksa ters teper. Hediye almak da güzel bir yalakalık biçimidir. Yalnız bunun getiri / götürü hesabını çok iyi yapmak lazım. Hani bizde derler ya “Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez!” Aslında büyüklerimiz bizler için her şeyi düşünmüş ama uygulamaya iyi koymak lazım. 

Yalakalığın hiçbir zaman geri tepmeyecek bir yöntemi vardır. O da Güleryüz ve de tatlı dildir. Bu yöntem size hayatta her zaman faydalı olur. Tabii bunun göstermelik yapılmasını hiç tavsiye etmem. Gerçekçi olacaksınız. Bir kadının gözlerinin içine bakarak “Bu eşarp size ne kadar yakışmış, o güzel gözleriniz ile ne kadar uyum içinde” deyin. Herkes size yalaka dese bile bu yoldan geri dönmeyin. Her zaman kibar olun yani “Remain polite”. Müdürünüze hiçbir zaman onun hatalarından söz etmeyin. Hele ki onun olmadığı ortamlarda hiç bir zaman konuşmayın. Konuşursanız da kulağına gidebileceğini bildiğiniz iyi şeyler söyleyin. Müdürünüzü herkesin önünde övün. Onu aileden  biri olarak gördüğünüz hissini verin ki o da sizi ailesinden biri olarak görsün. “Bakın bu tatlıyı annem gönderdi size” deyin. Güvenini kazanın. Ne kadar başarılı olduğunuzu göreceksiniz. 

Son olarak Peter prensiplerini okumanızı tavsiye ederim.

https://onedio.com/haber/13-maddeyle-sistemi-cozup-kisinin-ne-kadar-yukselecegini-ongoren-peter-prensibi–705839

Şanslı kalın 

Atalay 

Pazar Yazıları – 7 Haziran 2020

Önceki yazı

Pazar Yazıları, Müzik – 13 Haziran 2020

Sonraki yazı

İlgili yazılar

Yorum

Yorum ekle

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

More in Genel