BUSINESSEkonomiGenel

Central banks against Crypto currencies ? January 25, 2021

0

Evet 2021 yılı sürprizlerle başladı. Kısaca bu yılın ilk ayında neler olduğuna bakacak olursak; Trump giderayak 900 milyar ABD dolarlık yardım (stimulus) paketini açıkladı. Amerikan senatosu birbirine girdi. Abd’ de Politik soytarılıklar ve azil önerileri birbirini takip etti. Çiçeği burnunda yeni Başkan Biden 1.9 trilyonluk yeni stimulus önerisini dile getirdi. Hazine’nin başına Bayan Yellen getirildi ve o da gelir gelmez beni yanıltmadı! Crypto dövizler için “illegal financing” te kullanılıyor dedi sonra çark etti Senato’ya (Senate Finance Committee) düzeltme yazısı yazdı. Fed’ in 2023 yılına kadar faizleri sıfırda tutacağı ilan edildi vs vs vs… 

ABD ve geleceği hakkındaki düşüncelerimizi daha önceki yazılarımızda defalarca ifade ettik. Frenleri patlamış kamyon gibi yokuş aşağı gidiyor. Şoförleri ise 80 yaşındaki bir Başkan ile Bayan Yellen! Ne kadar Umut verici değil mi? Ben her ikisinin de şu anda yaşadığımız dünya hakkında bir fikirlerinin bile olduğunu düşünmüyorum. ABD dolarını düşük tutsunlar, dünya kadar karşılığı olmayan borç yapsınlar, sistem onlara çalışsın sonra beğenmeyen olursa yaptırım ve tehdit … 

Artık bunlar sokaktaki adamın bile bildiği ve ciddiye almadığı şeyler. Bilinmeyenler ise geri planda neler oluyor. Kendi konumuza dönelim. 

Malum Bay Clinton uçkuruna sahip çıkamayınca önüne imzalaması için bir tasarı koydular ve “onayla dediler”. Detaylarına girmeyeceğim. Kısaca bu kanun ile finans sisteminde kaldıraç sisteminin ve türevlerin önünü açtılar. Başlayan “Al papazı ver kızı” sistemi 14 Eylül 2008 günü Lehman’ın Chapter 11’ a alınması ile (batması) sona erdi. 15 Eylül 2008 günü sistem durdu. ABD doları likidite sorunu baş gösterdi. Bankalar battı ve Fed, sorunu 8 Ekim 2008 günü faizleri sıfıra indirmekte buldu. O günden beri yaşadıklarımız ise malum. Merkez bankalarının bilançoları patladı. Trilyonlarca ABD doları, Euro basıldı ve bugünlere geldik. Büyük şirketler buldukları ucuz paralar ile borsalarda kendi kağıtlarını aldılar ve normalde batık olan kurumlar şu an kendi hisse senetlerinin bulundukları yerlere kendileri bile inanmıyorlar… 

Hisse senetlerinin bu seviyelerde olmasına inanmayanlar ise çareyi 2020 yılında altın, gümüş ve Crypto paraları almakta buldular. 

Son zamanlarda konuştuğum bazı dostlar fiyatların nasıl bu kadar volatil olduğunu anlamakta zorlandıklarını söylüyorlar. Elimden geldiğince anlatayım:

Altın’ dan başlayalım. Her şeyden önce Altın artık arz / talep dengesine göre işlem görmüyor. Tamamen insanlar tarafından programlanmış HFT (High Frequency Algorithmic Trading) algoritmik trading aktiviteye göre işlem görüyor. Şöyle açıklamaya çalışayım. Algoritmik sistemlere kendi istedikleri verileri giriyorlar. Bunları girenler fizik mühendisleri. Nasıl olsa dünyada para çok, kaldıraç had safhada. Bu sistemler ile piyasa fiyatını istedikleri gibi manipüle ediyorlar. Spoofing denilen bir sistem bu ve yapanlara da Spoofers deniliyor. Bunlar Gold futures’ larda (kontrat bazında işlemler) sisteme çok büyük miktarda alım ya da satım kontratları giriyorlar. Siz sıradan bir trader, yatırımcı, şirket ya da ne olursanız olun bir bakıyorsunuz sistemde büyük alıcılar / satıcılar var. Halbuki hepsi fiktif, daha doğrusu yanıltıcı. 2020’ de gördüğümüz gibi merkez bankaları kaynaklı ilgi çok ama çok azaldı. Son 1 ayda gördüğümüz altının 1820/1870 seviyelerine arasına sıkışması tamamen bu yüzden. 

Döviz piyasalarının da bir tarafa gidememesi, ECB Başkanının konuşmasında bile EurUsd’ın sadece 10 pips’lik aralıkta işlem görmesi yine bu yüzden. 

Gelelim crypto paralara… 

Crypto paraların en çok işlem göreni ise bildiğimiz gibi Bitcoin. Ocak 2021 başında 750 milyarlık bir Market Cap’ e ulaştı ve bu BTC’ ye dünyanın en büyük on şirketinden biri büyüklüğünde ve öneminde olması fırsatı şansını sağlıyor. 

BTC (Bitcoin) 2007 yılında Satoshi Nakamoto takma isimli bir bay / bayan tarafından hayata geçirildi. Kendisini tanıyan, gören yok! Daha doğrusu bizim gibi sıradan insanlar bilmiyor. Bitcoin yukarıda bahsettiğimiz 2008 Lehman iflasından ve finansal krizden sonra popüler oldu. Aslında BTC, finansal krize bir önlem olarak ya da ona alternatif olarak ortaya çıkmadı. Sadece piyasalara inancını yitirmiş insanlara bir tercih olarak sunuldu. Satoshi bir keresinde yazdığı bir notta BTC’ nin ancak ve ancak güven (Trust) sorununu çözdüğü takdirde büyük ufuklara yol alacağını yazdı:

The root problem with conventional currency is all the trust that’s required to make it work. The central bank must be trusted not to debase the currency, but the history of fiat currencies is full of breaches of that trust.”. 

Sonrası malum. Önce 20 bine yükseldi, 2020 başında 4 bine düştü ve son olarak 41,600 yeni yüksek yaptı. Bayan Yellen ve ECB Başkanı – bankacılık tecrübesi sıfır olan- Lagarde’ a geçen haftaki sorulan soruların başında Crypto’ lar hakkında düşüncelerinin sorulması artık dünyanın en azından BTC ve Ethereum’ u ne kadar ciddiye aldığını gösteriyor ve tabii sistemin adamı merkez bankası başkanlarının konuya ne kadar bihaber olduklarını da… 

Ben konu ile ilgili ilk yazımı 26 Ağustos 2019’ da yazmıştım. 

Geçen hafta diğer önemli iki gelişme daha oldu. Birincisi BTC’ nin iki kez kullanıldığına (double-spend) dair bir örnek ortaya atıldı. Sonra aslı olmadığı ortaya çıktı, zaten teoride imkansız bir şey. Fed Başkanının lafları ile birleşince BTC yüzde otuz değer kaybetti.

İkinci önemli gelişme ise dünyanın en büyük fon yöneticilerinden 8 trilyon ABD doları yöneten Blackrock’ un iki BTC fonu için izin alması. İzin almak denince sadece alıp tutmayı hedefleyen fonlar değil bunlar. Cash-settled Bitcoin futures denilen ve satarak posisyona girebilmenin de mümkün olduğu bir ürün. Bu yüzden yanlış bir anlaşılmayı önlemek isterim. 

Sonuç olarak kendi nacizane görüşlerimi ifade etmek isterim. İnsanoğlu hep kazanmak ister. İçinde bulunduğumuz lüks ortamında bu daha da belirginlik kazanıyor. İnsanlar lükslerinden vazgeçmemek ve hep iyi yaşamak istiyorlar. Bu yüzden özellikle Bitcoin ve Ethereum’da çılgınca hareketler devam edecektir. Yalnız bu işe girenlerin bir günde büyük paralar kaybedebileceklerini de unutmamaları lazım. Bu konuda Yeni fon taleplerinin artışına, bağış, vergi vs gibi konulardaki kolaylıklara ve her seyden önce dünyadaki yatırım alternatiflerinin yetersizliğine baktığımızda Bitcoin ve Ethereum hakkında önümüzdeki zamanlarda çok ama çok daha fazla konuşulacağı artık bir sır değil…

Şanslı kalın 

Atalay 

Not happy with 2020? Get ready for 2021!

Önceki yazı

İlgili yazılar

Yorum

Yorum ekle

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

More in BUSINESS